Gli

ABD başkanı Barack Hüseyin Obama'nın Sultanahmet gezisi esnasında gezdiği Ayasofya'da sevdiği kedinin adıdır, bu kedi aynı zamanda da şaşıdır. Bu haberi mühim kılan da basın organlarına çıkan görüntülerdir, muhtemelen Türkiye ziyareti içerisinde Obama'yı sempatik göstermeye çalışan unsurların başında da gelmektedir.

Haber bu noktaya kadar normaldır, fakat üzerinde düşünülmesi gereken unsurlar da vardır. Güya Obama'nın yapacağı Ayasofya siyareti öncesinde ABD'li ajanlar tarihi yapıyı incelemiş ve kafa kağıdı olmayan bu kediye hemencecik kafa kağıdı çıkartmış ve böylece eksik olan aşıları yapılmıştır. Demek ki bu hayvancağızın olası virüs taşıma olasılığı düşünülmemiştir, çünkü bir çok virüsler ancak kan tahlili ile tespit edilebilir ve bir kaç saatlik süreç içerisinde bunun tespiti mümkün değildir, aynı zamanda ne kadar aşı yapılırsa yapılsın, virüsleri kontrol altına almak da bu süreç içerisinde mümkün değildir. ABD'li ajanların bunu göz ardı etmesi de katiyyen mümkün değildir, öyle ya söz konusu olan dünyanın en büyük lideri olan ABD başkanıdır. Olayla ilgili ilginç noktalardan biri de onca kalabalık içerisinde Gli'nin Ayasofya'nın kolon ayaklarında sanki koca ABD başkanı gelse de beni sevse duruşudur, kedidir bu, bunları düşünebilir mi?

ABD ülkesinin bir çok sembol üzerinden mesajlar verdiğini biliyoruz. Bu düsturla olayı incelersek şöyle bir analiz yapmamız mümkün olur:
1- Kedilerin en büyük lakabı nankörlük ile anılmasıdır.
2- Başbakan Erdoğan, göreve geldiği ilk yıllarda bir mizah dergisinin kendisini iplik yumağına sarılmış halde çizdiğini ve bunu çizeni Başbakanın mahkemeye verip kazandığını da biliyoruz.
3- Şaşılık bir göz kusuru olduğu gibi bir şaşkınlık ifadesidir aynı zamanda.

Diyelim ki bu kedi oraya ABD'lilerin çizdiği bir senaryoyu oynatmak için konuldu, bu durumda verilmek istenen mesaj açıkça şöyledir: "Türkiye'nin ya da hükümetin nankör olduğu ve dünya gerçeklerine (ABD'nin gözüyle) şaşkın baktığıdır!"